International Geoinformatics Student Symposium (IGSS)

Mersin İli Arazi Kullanımı ve Arazi Örtüsü Çalışması için Makine Öğrenmesi ile Görüntü Sınıflandırması

2021-06-29T14:18:49+00:00

Arazi örtüsü kullanım verisi tarım politikalarının, kentsel büyüme ve kentsel planlamanın sürdürülebilir yönetiminde temel olarak kullanılabilmektedir. Son yıllarda araziler hakkında hızlı ve güncel veriye ulaşabilmek için sıklıkla uzaktan algılama yöntemleri kullanılmaktadır. Bu yöntemlere dünyamızda yaşanan problemleri gün yüzüne çıkartmak ve bu problemler için daha önce üretilmiş olan çözüm yöntemlerini iyileştirmek amacıyla başvurulmaktadır. Arazi kullanımı ve arazi örtüsü çalışmaları için arazi örtüsü kullanım haritalarının üretilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda yapılan literatür taramaları sonucunda; uydu görüntülerinin ham hali üzerinden yorum yapmak oldukça zor olduğu için çalışma sahasının büyüklüğüne uygun olabilecek çözünürlüğe sahip uydu veya uydularla çalışılıp, yine çalışmaya uygun sınıflandırma yöntemi ve ona uygun indeks seçimiyle beraber yüksek doğrulukta haritalar oluşturmanın mümkün olduğu görülmektedir. Gelişen teknolojiler ile beraber, bulut bilişim platformu kullanılarak platform üzerinden erişilebilen milyonlarca uydu görüntüsü veri setinden çalışmaya uygun olan uydu görüntüleri seçilir ve görüntülerin ön işleme adımları da bulut ortamında sağlanır. Bu sayede, görüntülerin işlenmesi ve saklanması olması gerekenden daha az maliyet gerektirecektir. Uydu görüntülerinin sınıflandırılması çalışmalarında kontrollü ve kontrolsüz makine öğrenmesi algoritmaları kullanılmış ve farklı indekslerle ortaya koyacakları performansları karşılaştırılarak yorum yapılmıştır.

Uzaktan Algılama ve CBS ile Kentsel Isı Adası Etkilerinin Araştırılması ve Sonuçların Planlama Yaklaşımında Değerlendirilmesi

2021-06-30T07:43:52+00:00

Kentsel alanların hızla büyümesi ile bu alanlardaki doğal alanların azalması ve beton, asfalt, cam ve çelik gibi yüzeylerin artmasıyla birlikte yeşil alanların ve nemli ortamların azalmasıyla birlikte kentsel alanlarda iklim farklılaşması görülmektedir. Bu farklılaşmaya “kentsel ısı adası” denilmektedir. Bu durumun tespiti ve olası sonuçlarının araştırılması için geleneksel meteorolojik gözlemlerle birlikte ısı adasının analiz ve tespitinde uzaktan algılama ve CBS tabanlı analizler yaygın olarak kullanılmaktadır. Söz konusu yöntemlerle elde edilen analizlerin planlama yaklaşımında değerlendirilmesi kentlerin geleceği açısından önem arz etmektedir. Bu çalışmada bu alanda dünyada yapılmış örnekler incelenmiştir.

Heyelanlarda nokta bulutlarının kullanılabilirliği

2021-06-30T07:54:26+00:00

Türkiye doğal afetlerin meydana gelmesi bakımından bulunduğu coğrafi konum ve sahip olduğu jeomorfolojik yapıdan dolayı büyük risk taşıyan bir öneme sahiptir. Doğal afetlerin can ve mal kaybı bakımından birinci derecede depremler ve ikinci derecede heyelanlar gelmektedir. Heyelan alanları birçok sebepten meydana geldiği gibi birçok etki ve zarara da sebebiyet vermektedir. Günümüz mesleki disiplinlerin birçoğu heyelanların belirlenmesi ve bu doğrultuda alınması gereken önlemlerin önemi hususunda birçok çalışma yapmaktadır. Jeodezik ve jeofizik ölçümler sayesinde heyelan alanlarının belirlenmesi, yön ve hızlarının tespit edilmesi sağlanmaktadır. Bu bağlamda, jeodezik ölçümlerle birlikte uzaktan algılama yöntemlerinden olan İHA ve LiDAR yöntemleri kullanarak elde edilen nokta bulutlarından heyelan alanlarında hem kullanılabilirliğini hem de elde edilen verilerin heyelanların belirlenmesi, izlenmesi ve alınması gereken önlemler hususunda literatüre katkısı araştırılacaktır.

Kentsel Büyüme Simülasyon Modelleri

2021-06-30T07:59:35+00:00

Kentsel yayılma, kentsel bölgenin merkezden kent çeperine doğru fiziksel gelişimidir. Bu yapılaşmanın genişlemesi, ekonomik, sosyal, çevresel gibi farklı değişimlere de sebep olmaktadır. Kentsel yayılmanın modellenmesi için birçok yaklaşım geliştirilmiştir. Bu derleme makalede de geleneksel kent modellerine ilişkin özet bilgiden sonra kentsel simülasyon (geosimulation) konusu irdelenmiş, geçmişten günümüze kadar olan dönemdeki model değişimleri ele alınmış ve Hücresel Tabanlı Modeller (HO (Cellular Automata Models – CA)), Makine Öğrenmesi Modelleri (Machine Learning Models - ML) ve Hibrit Modelleri (Hybrit Models - HM)’ne yönelik literatür taramaları yapılmıştır. Bu modellerin işlevlerine, kullanımlarına yönelik genel bilgiler verilmiş ve birçok meslek dalı ile bütünleşik olan kentsel simülasyon modellerinin kullanım sıklığının artmasına, geleceğe yönelik önemli tayinler çıkarılmasına ilişkin sonuçlar derlenmiştir.

Coğrafi Bilgi Sistemleri Tabanlı Taşkın Duyarlılık Analizi

2021-06-30T08:11:02+00:00

Bu makalenin amacı Taşkın duyarlılık analizinde makine öğrenme algoritmaları istatiksel model ve Analitik hiyerarşi modeli ile belirlenmesidir. Sel envanter haritasının elde edilmesi, eğim, bakı, yükseklik, litoloji, arazi kullanımı, akarsuya olan uzaklık, drenaj ağına olan uzaklık, drenaj yoğunluğu verileri makine öğrenme algoritmalarından(FR-RF-LR-AHP) yararlanılarak olası taşkın yerlerinin tespiti için üretilen taşkın duyarlılık haritasını oluşturmaktır.

Deprem Sonrası Geçici Afet Toplanma Alanlarının Tespiti

2021-06-30T08:22:36+00:00

Evrenin, canlı yaşamının ve canlıların oluşturduğu düzenin büyük ölçüde olumsuz etkilerle karşılaşmasına neden olan afetlerden birisi olan depremin diğer afetler içerisindeki yeri, dünyada ve ülkemizde yaşandığı dönemler, bu dönemler öncesinde ve sonrasında yapılması gerekenlerden bahsedilmiştir. Olmasına engel olunamayan ancak hasarlarının minimum düzeye indirilebildiği depremler üzerinde yapılan çalışmalar anlatılmıştır. Deprem sonrası toplanma alanları oluşturulurken hangi konulara dikkat edilmesi gerektiğine değinilmiştir. Ayrıca daha sonra kullanılmak üzere Türkiye’nin Kahramanmaraş ilinde olan depremler üzerine hot spot analizi yapılarak şehrin deprem potansiyeli hakkında öngörülerde bulunulmuştur.

Mersin İli Rüzgâr Enerji Santralleri İçin Potansiyel Alan Belirlenmesi

2021-06-30T08:31:27+00:00

Dünyada büyük bir hızla gelişen kentleşme süreci, nüfusun hızlı artışı ve yükselişe geçen enerji ihtiyacıyla birlikte yenilenebilir enerji kaynaklarına olan ihtiyaçta hızlı bir şekilde artışa başlamıştır. Fosil kaynaklarının giderek tükenmesi ve çevreye verdiği zararların telafisinin güç noktalara ulaşması insanları, çevreye en az seviyede zararlı olan yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmaya yöneltmiştir. Yenilenebilir enerji kaynakları içerisinde dünyanın birçok bölgesinde üretilebilen, çevreye zarar vermeyen ve ticari açıdan en elverişli enerji türlerinden birisi de rüzgâr enerjisidir. Rüzgâr Enerji Santralleri (RES), sürdürülebilir enerji projeleri için enerji üretmede en uygun yöntemlerden biridir. 2022 yılına gelindiğinde dünyada enerji ihtiyacının %12’sinin rüzgâr enerjisinden karşılanacağı tahmin edilmektedir. Verimli bir Rüzgâr Enerji Santralinin kurulumu için, en uygun konuma ulaşılabilmek adına bir çok kriter söz konusudur. Kriterlerin uyumluluğu ve doğruluğu altında verimi yüksek uygun konumlu proje sahasına erişim mümkün olacaktır. Türkiye ve yurtdışında gerçekleşen RES çalışmalarının kurulumunda nasıl bir yol izlenildiği, kriter değerlendirmesi hangi yöntemler aracılığıyla gerçekleştirildiği incelenip, uygulanacak çalışmada en iyi sonuca ulaşmak için yapılacak işlemler değerlendirilip, sonuçlandırma gerçekleştirilmiştir.

3 Boyutlu Kadastro Çalışmalarına Genel Bakış

2021-06-30T08:38:10+00:00

Günümüz dünyasında kent ve kentleşme problemlerinin en aza indirgenmesine yönelik hali hazırda uygulanan politikaların arazi kullanımı ve arazi yönetimi konusunda en önemli unsurlarından biri de kadastro ve bu kavramı oluşturan kadastro çeşitleridir. Bu çalışmada, gelişen teknoloji ile birlikte gelişim gösteren kadastro kavramı ve bileşenlerinin oluşturduğu sistemlerin 3 Boyutlu hale getirilmesi, geliştirilmesi, kullanılması, hedefleri, hangi sorunlara çözüm olacağı ve nasıl uygulanabileceği ile Kadastro 2014 vizyonu konuları derlenmiştir.

Afet Alanlarının Tarım Arazi Değerleri Üzerindeki Etkileri

2021-06-30T08:44:03+00:00

Tarım arazileri günümüzde en önemli geçim kaynaklarından birisidir. Tarım arazileri, tarım faaliyetlerinin yanı sıra alım satım işlemi içerisinde satış fiyatına etki eden birçok faktör vardır. Toprak cinsinin değere etkisinin yanında arazinin alanı, şekli, su kuyusu, afet alanına yakınlığı vb. gibi daha birçok faktöründe etkisi görülmektedir. Değere etki eden faktörler analiz edildikten sonra puanlaması yapılmış ve regresyon analizi oluşturulmuştur. Çalışma alanı Konya İlinin Karapınar İlçesi içerisinde yer alan tarım arazileri üzerine yapılmıştır. Konya İli Türkiye’nin en önemli tarım kentlerinden ilk sırada yer almaktadır ve bu durum Karapınar İlçesi’ni tarım yönünden önemli kılmaktadır. Karapınar ilçesinde ise sıklıkla görülen obruk alanlarının değer üzerine etkisinin olduğu gözlenmiş, afet alanlarının tarım arazilerini etkilediği belirlenmiş ve gerekli regresyon analizleri yapılmıştır.

Yer Kontrol Noktalarının Harita Üretimine Etkileri

2021-06-30T08:49:54+00:00

Hava fotogrametrisinde kullanılan önemli araçların başında Yer Kontrol Noktaları (YKN) gelmektedir. YKN koordinatları jeodezik yöntemler ile elde edilmekte ve haritadaki herhangi bir nokta koordinatlarının gerçek yer merkezli jeodezik koordinatlarına tam olarak karşılık gelmesine yardımcı olmaktadırlar. YKN’lerin elde edilmesi, uzaktan algılanan görüntülerin geometrik düzeltilmesinde temel ve önemli bir adımdır. Özellikle, YKN’lerin mekânsal dağılımı, görüntü düzeltmesinin doğruluğunu ve kalitesini etkileyebilmektedir. YKN‘lerin sayısı ve geometrik dağılımı fotogrametrik ürünlerin konum doğruluğunu da doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle özellikle İHA fotogrametrisi çalışmalarında, YKN sayısının ve yerlerinin çalışma öncesinde doğru olarak belirlenmesi gerekmektedir. YKN’lerin sayısı doğrudan emek, zaman, iş gücü ve maliyet değerlerini etkilediğinden uygun YKN tasarımı çalışmalarda oldukça fazla avantaj sağlamaktadır.

WEBGIS Teknolojisi ve Mimarileri

2021-06-30T08:53:58+00:00

WebGIS, herkesin coğrafi konumsal verilere ulaşmasını sağlar. Yer, zaman ve yüksek işlem gücü ve yüksek istemci bilgisayarın sınırlamaları olmadan hızlı ve gelişmiş bir ortam yaratır. WebGIS, öznitelik verilerinin toplanması, depolanması, elde edilmesi, analiz edilmesi ve görselleştirilmesi dâhil olmak üzere tüm bilgisayar işlevlerini yeniden şekillendirir ve kullanır. WebGIS, bu olanakları herkese sağlamak için internet tabanlı haritaları ve istemci sunucu mimarisini kullanır. Ancak bu mimaride servis odaklı mimariye geçilmesi, bununla baş edilememesi, artan veri hacminin ve erişim isteklerinin sayısının artmasıdır. Hizmet odaklı mimari, farklı kullanıcılarla buluştuğunda dinamik, esnek ve yeniden yapılandırılabilir bir hizmet sistemi sunar. Ayrıca bu, mekânsal bilgiyi yayarak karar verme sürecini iyileştirir. Bu çalışma, WebGIS mimarilerini ve teknolojilerini mimariyi vurgulayarak incelemektedir.

Küçük Objelerin 3B Modellenmesinde Kullanılan Yöntemler

2021-06-30T09:01:32+00:00

Değerli veya hassas kültürel miras eserlerinin fotogrametri yoluyla 3B sayısallaştırılması, tarihi koruma amaçları için oldukça önemlidir. Bunu yaparak, turizm, doğal afetler ve savaş hasarı gibi olaylara karşı eserlerin korunmasına yardımcı olurken, dünyanın dört bir yanındaki araştırmacılar için 3B verilere erişim sağlar. Bu modellemelerde en çok kullanılan yöntemler; yersel fotogrametri, Lazer Tarama ve son dönemde kullanımı giderek artan Yapı Sensörüdür. Bu makalede literatürde yapılan çalışmalar değerlendirilerek kullanılan yöntemler ele alınmıştır.

Avrupa Kuru Liman Örnekleri: Zaragoza ve Hamina Kotka Kuru Limanları Karşılaştırmalı Analizi

2021-06-30T09:08:05+00:00

Nowadays, there are many studies related to the logistics sector. In the studies, it is observed that the logistics sector is evaluated in terms of economic, social, political, geographical or environmental aspects. In these evaluations, many concepts such as a port, logistics center, logistics village were used and studies of these areas were made. However, the concept of dry port has become widespread in the world in the last 20 years. This situation made it difficult for dry ports to separate from inland ports, logistics centers and ports. In this study, dry ports in Europe were examined and Hamina Kotka dry port in Finland, located in the north of Europe, and Zaragoza Dry port in Spain, located in the south of Europe, were close to each other in terms of capacity, and comparative analyzes were made. The aim of this study, which uses buffer analysis as a working method, is to make a spatial comparison of dry ports in two remote points in Europe and to provide a clear dry port definition to the literature.

COVID-19 Karantina Sürecinin NO2 Yoğunluğu Üzerine Etkisi: Konya İli Örneği

2021-06-30T09:12:21+00:00

Covid-19 pandemi süreci halk sağlığı için büyük bir tehdit oluşturmakla beraber küresel anlamda ekonomik kayıplara da sebep olmuştur. Türkiye’de de çeşitli önlemler alınmıştır. Belli dönemlerde karantina önlemleri alınmış, insanlar evlerine kapanmıştır. Karantina süreçlerinde hava kalitesinde bazı değişiklikler gözlenmektedir. Bu çalışmada Sentinel-5P TROPOMI cihazından alınan uydu verileri kullanılarak Konya ilinde Covid-19 pandemi süreci öncesi Nisan-Mayıs 2019 tarihleri ile Nisan-Mayıs2021 Covid-19 pandemi süreci NO2 yoğunlukları baz alınarak karşılaştırılmıştır. 29 Nisan-17 Mayıs 2021 tarihlerinde gerçekleştirilen tam kapanma uygulaması NO2 seviyelerinde istatiksel olarak düşüşlerin görülmesinde önemli bir faktör olarak düşünülmektedir.